Monday, October 12, 2009

Bulgaria - Pamporova

29 Ocak- 2 Şubat 2009
Kışın tam ortasında kayak isteğimizi her yıl olduğu gibi yakın merkezlerde bir kaç günlük kaçamaklarla geçirmek yerine hep konuşulan ama gitmek için harekete geçilmeyen Pamporova da gidermeye karar verdik. Çok yakın arkadaşlarımız Önder ve Emine yi de kandırıp 2 günlük bir hazırlık sonucu yola çıktık.
Araştırmaya başlayınca ne kadar yakın, ulaşımın ne kadar kolay ve ucuz olduğunu öğrenince çok şaşırdık. Metro Turizm in her gün Sofya ya otobüsleri var. Biz Plovdiv ( Filibe ) de inip taksi ile 60 km uzaklıktaki kayak merkezine ulaşmayı planlıyoruz. Gece 23:00 te hareket eden otobüs sabah 6 civarında Filibe otogarda indiriyor bizi. 4 kişinin kayak malzemeleri valizler derken hepimizi alabilecek bir taksiyi zorla bulup sıkış tepiş yola çıkıyoruz. Sıkı bir pazarlık sonucu 45 € ya bizi Pamporovo ya götürmeyi kabul ediyor şöförümüz. Bu arada şöför ingilizce bilmiyor ama türkçe çat pat anlaşıyoruz. Her zamanki gibi Egemen in araştırması sonucu http://www.dafovskahotel.com/web/gallery/gallery_eng.htm bu otelde rezervasyonumuz. Herşeyinden memnun kaldık.. Fiyatı da son derece makuldu.

Baharın ilk müjdecisi Çiğdem

Pistin kenarında bu donmuş ağacı görünce hiç üşenmedim, aşağı inip kayaklarımı çıkarttım, makinemi aldım yukarı karlara bata çıka çıkarak , kayan insanların şaşkın bakışları arasında çektim bu kareyi:)







Zagorka bira hayranı olduk, 3 gün boyunca içmekten kayamadık :) Ev yapımı Bulgar şarapları ise süperdi.





Odamızın balkonundan...
Önemli Not:
Bulgaristan Avrupa Birliğine girmiş ancak Shengen vizesi 3 gün transit vize olarak geçiyor. Bulgar vizesi almak gerekiyor (muş) hala...Tabi biz apar topar karar verip Shengen geçiyor diye koştura koştura gidince sınırda acı gerçekle karşılaştık. Sınır polisinin mükemmel! ingilizcesinden anladığımız kadar ile shengen ile sadece başka bir ülkeye geçilecekse giriş yapılabiliyor , max 3 gün bu ülkede kalmak şartıyla o da. 4 gün sonra kapıkuleden geri dönerseniz ceza yersiniz bir daha ömür boyu Shengen alamazsınız diyor ! aman canım deyip gülüyoruz gecenin 2 sinde nereden çıktı şimdi bu !! Sabah otele yerleşir yerleşmez Plovdiv Türk elçiliğini arayıp durumu anlatıyoruz. Memure bayan doğruluyor. Bu durumda geri dönemeyeceğimiz ve oradan Bulgar vizesi alamayacağımız için bize kayak merkezinden bir araç kiralayarak en yakın Yunan sınırından giriş çıkış yaparak bu problemi çözeceğimizi anlatıyor. Acil durum telefonlarını veriyor bize. İlk gün kayak yapma hayalinden vazgeçerek saat 13 gibi arabamızı kiralıyoruz.. En yakın Yunan sınırı yaklaşık 200 km güneybatıda Gotse Delchev... Ormanlık dağlardan karlar eşliğinde yaklaşık 4 saatte sınıra ulaşıyoruz. Memurlara arkadaşlarımızı göreceğimizi söyleyip geçiyoruz.
Sınıra en yakın kasabada kendimize güzel bir pita ziyafeti verip 1 saat sonra geri dönüyoruz. Aynı memurlar bize tuhaf tuhaf bakıyorlar, sorarlarsa arkadaşlarla tartıştığımızı otelimize geri döndüğümüzü söyleyeceğiz ama bişey sormuyorlar. Biz kıkır kıkır gülerek geri dönüyoruz..Pasaportlarda giriş çıkış kaşesi olsun yeter:) Bu macera da tatlılıkla sonlanıyor. Otele geri döndüğümüzde gece 12 yi geçmişti tüm günümüz boşa geçmiş ve yorgunluktan bitmiştik ama Emine'yle devirdiğimiz bir şişe tatlı Bulgar şarabından sonra kuşlar gibi uyumuşum :))

Saturday, October 10, 2009

Rhodes & Symi

29 Eylül - 2 Ekim 2008


Yaz tatilimizi motorsiklet tepesinde yol yaparak geçirince şeker bayramını deniz tatili fırsatına dönüştürdük. Ani bir kararla cuma akşam iş çıkışı atladık arabaya sabaha karşı Marmaristeydik...
Deniz otobüsü yolculuğumuz 1,5 saat sürdü,öğlen saatlerinde Rodos şehir merkezindeki otelimize yerleşmiştik bile.. İstanbul bayram boyunca yağmura teslimken bir 30 C yi aşan bir sıcaklıkta denize atlamaya hazırlanıyorduk..
Otelimizi aşağıdaki adresten bulduk , şehir merkezindeydi, mütevazi ama çok şirin bir oteldi biz çok memnun kaldık.
İlk gğn eski şehir merkezini gezerek geçirdik çarşıyı ve Osman lıdan kalan eserleri kaleyi sur içini gezdik.
Ertesi gün araba kiralayıp ada turuna çıktık. günlüğü 30 € ya punto tarzı arabalar kiralayabiliyorsunuz. Kelebekler vadisi ve Lindos ilk görülecek yerler arasında. tüm günü neredeyse Lindosta yüzerek geçirdik.

Lindos, nefis bir koy nefis bir deniz di.
Tam tur yaptık ada çevresi,nde küçük yerleşim birimleri köyler var. çok şirinler



Sonraki gün günübirlik tekne turları ile SYMI ye geçtik. Kartpostal tadında evlerden oluşan bu küçücük adaya.. Marmaris e o kadar yakın ki , telefonlar Turkcell çekiyor :)

Son gün de eğlence ve denizi ile ünlü Faliraki ye giderek yine tüm gün denizin keyfini çıkardık. Bu 4 günlük tatil bize öyle iyi geldi ki tam kış öncesi iyi bir moral oldu..

Alternatif bir rota denemek istiyorsanız bize bu kadar yakın olan ve 500 yıl Osmanlı yönetiminde kalmış bizlerden çok fazla izler taşıyıyan Rodos u görün derim.

Sevgiyle...